"Olabildiğince Güvenilir Bir Firma Olmaya Çalışıyoruz"

Turizm 02.08.2013 - 13:13, Güncelleme: 15.06.2023 - 07:39 3312+ kez okundu.
 

"Olabildiğince Güvenilir Bir Firma Olmaya Çalışıyoruz"

Kamil Koç Genel Müdürü "Kemal Erdoğan" sorularımızı yanıtladı.

Kemal Bey öncelikle Ordu’ya hoş geldiniz, Kamil Koç ismi nereden nasıl gelmiş, bu sektöre ne zaman nasıl başlamış, kısaca öğrenebilir miyiz? Kamil Koç 1926 yılında kurulmuş. Kamil Koç askerden döndükten sonra genç bir müteşebbis olarak kurmuş,1926 yılından bugüne 87 yıldır faaliyetini hiç kesmeden devam etmiş, hep yolcu taşımacılığın da olmuş, yolcu taşımacılığından kazanmış olduğu sermayesini yine kendi şirketine yatırarak daha iyi ve teknolojik hizmet alımına yatırarak ;her zaman ileriye yatırım yapmış. Kendisi kendi felsefesini belirleyerek; ben un değil ün peşindeyim demiş. Her zaman isminin temiz kalmasını istemiş, hatta şirkete kendi ismini de vererek de bu konuyu ne kadar önemsediğini ve bu konuda seçici olduğunu da göstermiş. Şirketi 3. Jenerasyonu yönetiyordu, bir kurumsallaşma döneminden geçti ve Akdera Grup tarafından satın alındı. Hep karayolu taşımacılında olmuştur Kâmil Koç ve birçok şeyi de ilk yapmıştır. İlk karayolu taşımacısı Kâmil Koç, ilk host uygulamasını Türkiye’ ye getiren, profesyonel olarak belli bölgelerde otobüsçülüğü kuran, otobüs taşımacılığını öğreten sonra oradaki iş ortaklarına işi devrederek kendi bölgesine çekilen firmamız şu anda Diyarbakır bölgesinin otobüsçüleri zamanında Kamil Koç’tan yetişmişler ve bu ocakta büyümüşler. Daha sonra kendi özel şirketlerini kurarak kendi firmalarıyla faaliyet göstermişlerdir. Kamil Koç çok büyük bir alanda çalışmış daha sonra bölgedeki otobüsçüler çoğaldıkça bölgeden ayrılıp ana noktası olan Bursa’ya gelmiş, son 5-6 yıldır Kamil Koç 5-6 yıl öncesine kadar Ankara’nın batısında faaliyet gösteren ve Ankara’nın en etkin firmasıydı. Bizim için şöyle bir fiziki sınır vardı; Alanya, Ankara ve kuzeyde de en son Bartın . Hatta daha öncesinde İstanbul kuzeydeki sınır, İzmit, Adapazarı, İstanbul’du. Son dönemde gerek yolcu talebinin çok yoğun olması nedeniyle, gerekse firmanın daha ulusal şartlarda daha faal olması talebi ve stratejisi nedeniyle büyümeye başladık. Önceleri batı Karadeniz’deydik, Zonguldak, Bartın bizim hinterlandımıza katıldı, sonrasında Kastamonu, Karabük katıldı. Karadeniz bölgesinden, Çorum, Konya katıldı son olarak Kırıkkale katıldı. Kemal Bey Karadeniz demişken benimde merak ettiğim bir soru;Karadeniz’e Kamil Koç’un gelme hikâyesi nasıl oldu. Biz neden olmayalım mı dediniz yoksa zaten programlarınız arasında var mıydı? Karadeniz’den büyük bir talep görüyorduk zaten Karadeniz insanı çok çalışkan insanlar, burada şartlar ve koşullar zorlaştıkça büyük şehirlere göç etmiş insanlar ve bizim yoğun olarak çalıştığımız büyükşehirlerde özellikle İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere çok yoğun Karadenizliler yaşıyor ve çok ciddi bir talep vardı. Burada yaşan Karadenizlilerden, bizde bir bu taleplere duyarsız kalamazdık bazı çalışmalar başlatarak nasıl olur, olur mu, olmaz mı bununla ilgili anketler yaptık ve anket sonuçlarını da değerlendirerek Kamil Koç’un Karadeniz’e gelmesi gerektiğini düşündük ve çalışmalarımıza bu yönde hız verdik . Bu yılın 31 Mayıs 2013 tarihi itibarı ile de seferlerimize başladık. İl olarak 4 ana il vardı;Samsun, Giresun, Ordu, Trabzon’du. Şuana kadar aldığımız sonuçlar oldukça memnun edici ve sevindirici, iç açıcı hatta övünerek söyleyebilirim ki bizim devamlı yaptığımız anketler vardır , şirket içi anketler, Karadeniz yolcusunun da anket sonuçlarını yakından takip ediyoruz . Çünkü bizim için yeni bir bölge, bizim hizmet standardımız Karadeniz yolcusu tarafından beğenildimi, beğenilmedimi, eksiklik veya sorun varmı, yolcular memnun mu diye çok yakın takip ediyoruz. Yapılan bu anketlerde çok yüksek rakamlar çıktı hatta Türkiye’nin en yüksek ortalamasını da Karadeniz bölgesinde yakaladık. Gerek otobüs içi hizmet, gerek güvenlik, gerekse otobüslerin yeniliği, gerekse bilet satış noktalarının uygun medeni ve standartlara uygun çalışıp çalışmadığı yönünde şu anda çok memnunuz, bu memnuniyetimiz hem ekonomik olarak hemde manevi yönden çok memnunuz. Karadeniz halkı bize çok ciddi bir teveccüh gösterdi, buda bizleri inanılmaz derecede mutlu etti ve daha bir şevkle çalışmamıza neden oldu ben bütün Karadenizliler’e gösterdikleri bu teveccüh içinde ayrıca teşekkür ediyorum. Kemal bey 2012 ve 2013 yıllarını bir turizmci olarak değerlendirecek olursanız sektör nasıl, neler olup bitiyor, bu sektör nereye gidiyor? Sizce neler yapılmalı vemutlaka bir hedef belirlemiştirsiniz, şirketiniz belirlediğiniz hedeflere ulaşabildi mi? Türkiye’deki ulaşımın çok büyük bir kısmı karayolu ama bir farklılık var; gelişmiş ülkelerde yolcu hareketinin %85 i karayoluyla yapılır, kalan %15 i hava, deniz ve demir yoluyla yapılır. Türkiye’de bu oran %90 a yakın. Bizdeki tek fark şu; karayolu ulaşımının %100 e yakını yani tamamı bireysel otomobillerle yapılır. Türkiye’de bu oran yarı yarıya yani her iki yolcudan biri arabasıyla seyahat ediyor kalan diğer kısmıda otobüsle seyahat ediyor. Bizim aslında burada çok ciddi bir toplumsal kazanımımız var, toplu taşımanın çok ciddi sosyolojik, ekonomik ve ekolojik faydaları var. Otobüslerin kazaya karışmaları daha azdır, otobüslerde can kaybı olma ihtimali daha düşüktür, otobüsle seyahat etmek daha ekonomiktir ve çevreye duyarlılık bakımından da otobüslerin çevreye attığı atıklar, otomobillerin ortalama 15 otomobilin taşıdığı yolcuyu otobüs taşır ve çevreye karşıda daha duyarlı olunmuş olur. O bakımdan karayolu Türkiye’nin vazgeçilmezi gibidir. Demir yolları ve deniz yolları tabi havayolları daha hızlı büyümekle beraber, karayollarındaki büyüme yıllık yaklaşık olarak fiyat anlamında demiyorum ama taşınan kişi anlamında %3 ila 4 büyümekte. Hava yollarının ve demir yollarının olduğu yerlerde bu büyüme daha düşük, kara yollarının tek olduğu noktalarda bu büyüme daha büyük, ama artan refah payıyla, artan nüfusla insanların sosyal olarak etkinlikleri arttıkça seyahat artıyor. Örnek vermek gerekirse insanlar asker olduğunda asker ocağına otobüsle gelip gidiyorlar. Yada üniversite öğrencileri okulları ile aileleri arasında sürekli gelip gitmek durumundalar, Türkiye’de karayolunun büyümesi genel olarak %3 ila 4 civarında bunu tl bazında söylemek gerekirse ciro olarak da yaklaşık %10 ila 12 arasında büyümesi gerekir.Enflasyonuna hesaba kattığımızda içerisinde çok fazla dinamikleri var. Şöyle ki küçük bir firma olarak ayakta kalmak artık çok zorlaşmaya başladı. Büyük firmalar belli hizmetleri bünyesinde buluşturuyor ve küçük firmaların katılımıyla büyük firmalar biraz daha büyüyor, marka sayısı azalıyor, verilen hizmet azalmıyor, taşınan insan sayısı azalmıyor. Fakat firma sayısı azalıyor. Örnek vermek gerekirse Türkiye’deki yolcu sayısı % 3 ila 4 artarken bizim son iki yıldaki yolcu artışımız her yıl için %20,1 oldu %20 arttık, iki yıldır yolcu sayısı bakımından bu yılın ilk altı ayında da %18 gibi bir rakamla büyüyoruz. Büyük firmalar daha hızlı büyüyor, Kamil koç gibi her noktada çalışmayan ama şimdi yavaş yavaş bölgesini artıran bir firma için bu durum çok daha büyük bir fırsattır. 2014 Yılında neler hedefliyorsunuz şirketiniz ve sektör açısından değerlendirecek olursanız öngörüleriniz nelerdir? 2014 yılında da benzer bir büyüme bekliyoruz %3 ila 4 otobüsle seyahat edecek olan yolcu sayısının artacağını düşünüyoruz. Hava yolunda bu rakamlar %10-15 leri bulabilir, hızlı tren İstanbul, Ankara açılırsa orada da rakamlar artabilir ama Türkiye otobüsçülüğü yinede %3- %4 büyüyecektir diye tahmin ediyorum. Kemal Bey, bu sektörde kıyasıya ve ciddi rekabetler oluyor peki siz bu rakipler arasından büyüyerek çıkmayı düşünüyor, hedefliyorsunuz. Büyümeyi nasıl yapmayı düşünüyorsunuz, bir diğer sorumda Karadeniz’e geldiniz ve beklentilerinizin üzerinde gittiğini söylediniz.Karadeniz’le ilgili ilerleyen zamanlarda neler yapmayı planlıyorsunuz? Barış Bey son sorunuzdan başlarsam 2014 yılında Karadeniz’de bu ilgive teveccüh karşılıksız kalmadan büyümeye devam edeceğiz neler yapılacak derseniz, seferlerimiz artacak, sefer sıklıklarımız artacak, daha sık seferler yapacağız büyük şehirlere, değişik illere. Daha önce Karadeniz’den ulaşılamayan yerleri de Karadeniz’e bağlamaya başlayacağız hatta alternatifleri de artıracağız. Karadeniz’de şuan zaten Trabzon, Samsun, Bafra’ya kadar olan ki kuşakta zaten bilfiil her noktada varız, belki önümüzdeki yıl içerisinde Rize’nin katılması olabilir. Hopa’ya kadar gidilmesi olabilir ama esas amacımız mevcut hatlarımızla daha çok sefer ve daha farklı noktalara gitmeye çalışıyoruz. Buradan insanların otobüs değiştirmeden ulaşabilecekleri nokta sayısını artırabilmeyi düşünüyoruz. İstiyoruz çünkü biz batıda çok etkili bir firmayız ama Karadeniz bizim için yeni, batıdaki bilgi birikimimizi, tecrübe ve deneyimlerimizi yansıtmaya çalıştık. Olabildiğince Karadeniz’e, Kamil Koç’u sıyıran bir özellik şu Kâmil Koç ilk firma belli bir dokusu olgunluğu olan bir firma. Bizim yaptığımız pazar araştırmalarında en kritik ve en önemli nedenin başında güven geliyor, bayanlar ve öğrenciler çok tercih ediyorlar ve çok sıra dışı biçimde biraz ön plandalar. Kâmil Koç’un büyümesinde de, tercih edilmesinde de farklı bir yaklaşımları var. Kamil Koç için birinci öncelik güvendir, ikinci öncelik konfordur, üçüncü öncelik kurumsallıktır ve teferruatlardır. Biz bunlara çok önem veririz ve hepsi bizim için çok önemli fakat bunların da bir öncelik sıralaması vardır. Güvenliğe çok önem veriyoruz, her anlamda güvenlik. Yol güvenliğine önem veriyoruz, verdiğimiz taahhütlerin tutulmasına önem veriyoruz, yolcularımıza sunulan hizmetlerde bir aksaklık olmaması yine bizim için, yine bir güvenirlilik güveni olmalı. Güvenilir olmak konusu, ona çok önem veriyoruz. Bunları yansıtmaya çalıştık, çok büyük bir organizasyon olduğumuz için de yaklaşık bizim beş bine yakın çalışanımız var. Şuan Türkiye çapında çalışan iş ortaklarımızla beraber, büyük olmanın getirdiği büyük kurallar bütünü var ve biz bu kurallar bütününe gerçekten inanmış, dokumuza bağlı insanlarla çalışmaya özellikle özen gösteriyoruz. Buda bize başarı olarak, müşteri sadakati olarak hatta çalışan sadakati olarak geri dönüyor. Türkiye sektörü %3,5 civarında büyürken bizim %20,5 büyümemizdeki esas tılsım beklide bu. Olabildiğince güvenilir bir firma olmaya çalışıyoruz. Herhangi bir aile ferdimizi nasıl yolcu etmek istiyorsak aynısını yapmaya çalışıyoruz. Yolcularımıza bunu benimsetmeye çalışıyoruz. Çok geniş bir yer hizmetleri ekibi ile çalışıyoruz. Kontrol için, güvenlik için, konfor için çok geniş bir güvenlik ekibi çalışıyor ve bununda faydasını görüyoruz. Onun içinde girdiğimiz yerlerde çabuk tutulabiliyoruz. 2014 yılında turizm ve otobüsçülük nelere gebe kalabilir, nasıl gelişmeler olabilir? Biz bekliyoruz ki kara taşımacığındaki firma sayısı yine azalacak yani 700’lerden 500’lere düştü.500’lerden300’lerelisans varmı, lisansların yaklaşık 200 tanesi fiili olarak Ankara ve İstanbul’a seyahati düzenleyen firmalar. Bizim için bir firma karayolu taşımacılığı yapıyorsa İstanbul, Ankara gibi çok önemli noktalara geliyor olması lazım. Ankara ve İstanbul’u gören firma sayısı 200’e düştü daha da düşmesini bekliyoruz. Çünkü burada nitelik çok önemli hizmet sektöründe, nicelikten ziyade nitelik çok önemli. Nitelikli olan firmalar tutunacak, iyi hesap yapan doğru hesabı yapan firmalar tutunacak, kalanlarda yavaş yavaş elimine olacak. Doğal seleksiyona uğrayacak diye düşünüyorum. Bizim beklentimiz odur ki 2013- 2014 arasında sektör çalışan sayısını kaybetmez ama belli çatılar altında, daha doğru, daha verimli yapılan çatılar altında birleşmeye devam eder. Kontrolde olmaya devam eder diye tahmin ediyorum. Türkiye’deki bu hareketliliğin biteceğini düşünmüyorum, nüfus artıyor, Türkiye daha dinamik bir ülke haline geliyor, gelir artışıyla beraber insanların hareketliliği de artıyor. Bunları üst üste koyduğunuzda;Türkiye’deki otobüsçülük hiç bitmeyecek, enteresan ve dünyada eşi benzeri olmayan bir modeli var, bu kadar yoğun karayolu taşımacılığı yapan bir başka ülke yok otobüsle. Benzer modeller var, yakın modeller var ama böylesine sistematik yapan bir ülke yok. Bence Türkiye otobüs firması yurt dışında da bu işi layıkıyla yapıp buradan da bir çeşit entelektüel bir kazanç elde edip, bunu geri ülkemize kazandırmak olmalı. Yurtdışında da çok iyi yerlere gelebileceğimize inanıyorum Sizin yurtdışına açılama veya yabancı bir firmayla birleşme gibi bir düşünceniz varmı? Bizim böyle bir planımız var ama bunun için doğru zamanı ve doğru noktayı seçmeye çalışıyoruz, bizim 100.yılımızdaki hedefimiz üç kıtada verimli, sektöründe etkili ve yüksek standartlarda yolcu taşımacılığına devam etmek. Bunu da üç kıtada yapmak istiyoruz. Müdürüm Ordu’dasınız Kamil Koç da Ordu’da. Ordulular'a ve Kamil Koç’çulara neler söylemek istersiniz? İletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? Aslında ilk olarak teşekkür etmem gerekir, çok teşekkür ediyorum, şirketim ve beş bin çalışan arkadaşım adına . Çünkü Ordu ilk günden itibaren bizi kucakladı ve bağrına bastı. Çok sıcak ilgi ve alaka gördük, çok iyi geri bildirimler aldık, asıl önemli olan eleştiri ve yorumlarda bulundular bizi ve markayı nasıl daha iyi yerlere getirebilir konusunda ciddi yorumlarda bulundular ve gördüğümüz kadarıyla da bizim beklediğimizden daha hızlı bir tırmanış olacak burada, ekonomik anlamda. Onun içinde çok mutluyuz, umarım Ordulular’a layık oldukları hizmeti vererek, onların rahat ve güvenli seyahat etmelerini sağlar, herkesi Kâmil Koç ayrıcalıklarından yararlanmaya ve hizmetlerini almaya davet ediyorum. Ordulular’ın bu büyük ilgisinin artarak devam etmesini umut ediyorum. Bütün Ordulular’a en derin saygı ve sevgilerimi sunuyor, sizde bana bu imkânı verdiğiniz için teşekkür ediyor ,yayın hayatınız da başarılar diliyorum. Röportaj: Barış Özgür Çelebi
Kamil Koç Genel Müdürü "Kemal Erdoğan" sorularımızı yanıtladı.

Kemal Bey öncelikle Ordu’ya hoş geldiniz, Kamil Koç ismi nereden nasıl gelmiş, bu sektöre ne zaman nasıl başlamış, kısaca öğrenebilir miyiz?

Kamil Koç 1926 yılında kurulmuş. Kamil Koç askerden döndükten sonra genç bir müteşebbis olarak kurmuş,1926 yılından bugüne 87 yıldır faaliyetini hiç kesmeden devam etmiş, hep yolcu taşımacılığın da olmuş, yolcu taşımacılığından kazanmış olduğu sermayesini yine kendi şirketine yatırarak daha iyi ve teknolojik hizmet alımına yatırarak ;her zaman ileriye yatırım yapmış. Kendisi kendi felsefesini belirleyerek; ben un değil ün peşindeyim demiş. Her zaman isminin temiz kalmasını istemiş, hatta şirkete kendi ismini de vererek de bu konuyu ne kadar önemsediğini ve bu konuda seçici olduğunu da göstermiş. Şirketi 3. Jenerasyonu yönetiyordu, bir kurumsallaşma döneminden geçti ve Akdera Grup tarafından satın alındı. Hep karayolu taşımacılında olmuştur Kâmil Koç ve birçok şeyi de ilk yapmıştır.

İlk karayolu taşımacısı Kâmil Koç, ilk host uygulamasını Türkiye’ ye getiren, profesyonel olarak belli bölgelerde otobüsçülüğü kuran, otobüs taşımacılığını öğreten sonra oradaki iş ortaklarına işi devrederek kendi bölgesine çekilen firmamız şu anda Diyarbakır bölgesinin otobüsçüleri zamanında Kamil Koç’tan yetişmişler ve bu ocakta büyümüşler. Daha sonra kendi özel şirketlerini kurarak kendi firmalarıyla faaliyet göstermişlerdir. Kamil Koç çok büyük bir alanda çalışmış daha sonra bölgedeki otobüsçüler çoğaldıkça bölgeden ayrılıp ana noktası olan Bursa’ya gelmiş, son 5-6 yıldır Kamil Koç 5-6 yıl öncesine kadar Ankara’nın batısında faaliyet gösteren ve Ankara’nın en etkin firmasıydı. Bizim için şöyle bir fiziki sınır vardı; Alanya, Ankara ve kuzeyde de en son Bartın . Hatta daha öncesinde İstanbul kuzeydeki sınır, İzmit, Adapazarı, İstanbul’du. Son dönemde gerek yolcu talebinin çok yoğun olması nedeniyle, gerekse firmanın daha ulusal şartlarda daha faal olması talebi ve stratejisi nedeniyle büyümeye başladık. Önceleri batı Karadeniz’deydik, Zonguldak, Bartın bizim hinterlandımıza katıldı, sonrasında Kastamonu, Karabük katıldı. Karadeniz bölgesinden, Çorum, Konya katıldı son olarak Kırıkkale katıldı.

Kemal Bey Karadeniz demişken benimde merak ettiğim bir soru;Karadeniz’e Kamil Koç’un gelme hikâyesi nasıl oldu. Biz neden olmayalım mı dediniz yoksa zaten programlarınız arasında var mıydı?

Karadeniz’den büyük bir talep görüyorduk zaten Karadeniz insanı çok çalışkan insanlar, burada şartlar ve koşullar zorlaştıkça büyük şehirlere göç etmiş insanlar ve bizim yoğun olarak çalıştığımız büyükşehirlerde özellikle İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere çok yoğun Karadenizliler yaşıyor ve çok ciddi bir talep vardı. Burada yaşan Karadenizlilerden, bizde bir bu taleplere duyarsız kalamazdık bazı çalışmalar başlatarak nasıl olur, olur mu, olmaz mı bununla ilgili anketler yaptık ve anket sonuçlarını da değerlendirerek Kamil Koç’un Karadeniz’e gelmesi gerektiğini düşündük ve çalışmalarımıza bu yönde hız verdik . Bu yılın 31 Mayıs 2013 tarihi itibarı ile de seferlerimize başladık. İl olarak 4 ana il vardı;Samsun, Giresun, Ordu, Trabzon’du. Şuana kadar aldığımız sonuçlar oldukça memnun edici ve sevindirici, iç açıcı hatta övünerek söyleyebilirim ki bizim devamlı yaptığımız anketler vardır , şirket içi anketler, Karadeniz yolcusunun da anket sonuçlarını yakından takip ediyoruz . Çünkü bizim için yeni bir bölge, bizim hizmet standardımız Karadeniz yolcusu tarafından beğenildimi, beğenilmedimi, eksiklik veya sorun varmı, yolcular memnun mu diye çok yakın takip ediyoruz. Yapılan bu anketlerde çok yüksek rakamlar çıktı hatta Türkiye’nin en yüksek ortalamasını da Karadeniz bölgesinde yakaladık.

Gerek otobüs içi hizmet, gerek güvenlik, gerekse otobüslerin yeniliği, gerekse bilet satış noktalarının uygun medeni ve standartlara uygun çalışıp çalışmadığı yönünde şu anda çok memnunuz, bu memnuniyetimiz hem ekonomik olarak hemde manevi yönden çok memnunuz. Karadeniz halkı bize çok ciddi bir teveccüh gösterdi, buda bizleri inanılmaz derecede mutlu etti ve daha bir şevkle çalışmamıza neden oldu ben bütün Karadenizliler’e gösterdikleri bu teveccüh içinde ayrıca teşekkür ediyorum.

Kemal bey 2012 ve 2013 yıllarını bir turizmci olarak değerlendirecek olursanız sektör nasıl, neler olup bitiyor, bu sektör nereye gidiyor? Sizce neler yapılmalı vemutlaka bir hedef belirlemiştirsiniz, şirketiniz belirlediğiniz hedeflere ulaşabildi mi?

Türkiye’deki ulaşımın çok büyük bir kısmı karayolu ama bir farklılık var; gelişmiş ülkelerde yolcu hareketinin %85 i karayoluyla yapılır, kalan %15 i hava, deniz ve demir yoluyla yapılır. Türkiye’de bu oran %90 a yakın. Bizdeki tek fark şu; karayolu ulaşımının %100 e yakını yani tamamı bireysel otomobillerle yapılır. Türkiye’de bu oran yarı yarıya yani her iki yolcudan biri arabasıyla seyahat ediyor kalan diğer kısmıda otobüsle seyahat ediyor.

Bizim aslında burada çok ciddi bir toplumsal kazanımımız var, toplu taşımanın çok ciddi sosyolojik, ekonomik ve ekolojik faydaları var. Otobüslerin kazaya karışmaları daha azdır, otobüslerde can kaybı olma ihtimali daha düşüktür, otobüsle seyahat etmek daha ekonomiktir ve çevreye duyarlılık bakımından da otobüslerin çevreye attığı atıklar, otomobillerin ortalama 15 otomobilin taşıdığı yolcuyu otobüs taşır ve çevreye karşıda daha duyarlı olunmuş olur. O bakımdan karayolu Türkiye’nin vazgeçilmezi gibidir.

Demir yolları ve deniz yolları tabi havayolları daha hızlı büyümekle beraber, karayollarındaki büyüme yıllık yaklaşık olarak fiyat anlamında demiyorum ama taşınan kişi anlamında %3 ila 4 büyümekte. Hava yollarının ve demir yollarının olduğu yerlerde bu büyüme daha düşük, kara yollarının tek olduğu noktalarda bu büyüme daha büyük, ama artan refah payıyla, artan nüfusla insanların sosyal olarak etkinlikleri arttıkça seyahat artıyor.

Örnek vermek gerekirse insanlar asker olduğunda asker ocağına otobüsle gelip gidiyorlar. Yada üniversite öğrencileri okulları ile aileleri arasında sürekli gelip gitmek durumundalar, Türkiye’de karayolunun büyümesi genel olarak %3 ila 4 civarında bunu tl bazında söylemek gerekirse ciro olarak da yaklaşık %10 ila 12 arasında büyümesi gerekir.Enflasyonuna hesaba kattığımızda içerisinde çok fazla dinamikleri var. Şöyle ki küçük bir firma olarak ayakta kalmak artık çok zorlaşmaya başladı. Büyük firmalar belli hizmetleri bünyesinde buluşturuyor ve küçük firmaların katılımıyla büyük firmalar biraz daha büyüyor, marka sayısı azalıyor, verilen hizmet azalmıyor, taşınan insan sayısı azalmıyor. Fakat firma sayısı azalıyor. Örnek vermek gerekirse Türkiye’deki yolcu sayısı % 3 ila 4 artarken bizim son iki yıldaki yolcu artışımız her yıl için %20,1 oldu %20 arttık, iki yıldır yolcu sayısı bakımından bu yılın ilk altı ayında da %18 gibi bir rakamla büyüyoruz. Büyük firmalar daha hızlı büyüyor, Kamil koç gibi her noktada çalışmayan ama şimdi yavaş yavaş bölgesini artıran bir firma için bu durum çok daha büyük bir fırsattır.

2014 Yılında neler hedefliyorsunuz şirketiniz ve sektör açısından değerlendirecek olursanız öngörüleriniz nelerdir?

2014 yılında da benzer bir büyüme bekliyoruz %3 ila 4 otobüsle seyahat edecek olan yolcu sayısının artacağını düşünüyoruz. Hava yolunda bu rakamlar %10-15 leri bulabilir, hızlı tren İstanbul, Ankara açılırsa orada da rakamlar artabilir ama Türkiye otobüsçülüğü yinede %3- %4 büyüyecektir diye tahmin ediyorum.

Kemal Bey, bu sektörde kıyasıya ve ciddi rekabetler oluyor peki siz bu rakipler arasından büyüyerek çıkmayı düşünüyor, hedefliyorsunuz. Büyümeyi nasıl yapmayı düşünüyorsunuz, bir diğer sorumda Karadeniz’e geldiniz ve beklentilerinizin üzerinde gittiğini söylediniz.Karadeniz’le ilgili ilerleyen zamanlarda neler yapmayı planlıyorsunuz?

Barış Bey son sorunuzdan başlarsam 2014 yılında Karadeniz’de bu ilgive teveccüh karşılıksız kalmadan büyümeye devam edeceğiz neler yapılacak derseniz, seferlerimiz artacak, sefer sıklıklarımız artacak, daha sık seferler yapacağız büyük şehirlere, değişik illere. Daha önce Karadeniz’den ulaşılamayan yerleri de Karadeniz’e bağlamaya başlayacağız hatta alternatifleri de artıracağız. Karadeniz’de şuan zaten Trabzon, Samsun, Bafra’ya kadar olan ki kuşakta zaten bilfiil her noktada varız, belki önümüzdeki yıl içerisinde Rize’nin katılması olabilir. Hopa’ya kadar gidilmesi olabilir ama esas amacımız mevcut hatlarımızla daha çok sefer ve daha farklı noktalara gitmeye çalışıyoruz.

Buradan insanların otobüs değiştirmeden ulaşabilecekleri nokta sayısını artırabilmeyi düşünüyoruz. İstiyoruz çünkü biz batıda çok etkili bir firmayız ama Karadeniz bizim için yeni, batıdaki bilgi birikimimizi, tecrübe ve deneyimlerimizi yansıtmaya çalıştık. Olabildiğince Karadeniz’e, Kamil Koç’u sıyıran bir özellik şu Kâmil Koç ilk firma belli bir dokusu olgunluğu olan bir firma. Bizim yaptığımız pazar araştırmalarında en kritik ve en önemli nedenin başında güven geliyor, bayanlar ve öğrenciler çok tercih ediyorlar ve çok sıra dışı biçimde biraz ön plandalar. Kâmil Koç’un büyümesinde de, tercih edilmesinde de farklı bir yaklaşımları var. Kamil Koç için birinci öncelik güvendir, ikinci öncelik konfordur, üçüncü öncelik kurumsallıktır ve teferruatlardır. Biz bunlara çok önem veririz ve hepsi bizim için çok önemli fakat bunların da bir öncelik sıralaması vardır. Güvenliğe çok önem veriyoruz, her anlamda güvenlik. Yol güvenliğine önem veriyoruz, verdiğimiz taahhütlerin tutulmasına önem veriyoruz, yolcularımıza sunulan hizmetlerde bir aksaklık olmaması yine bizim için, yine bir güvenirlilik güveni olmalı.

Güvenilir olmak konusu, ona çok önem veriyoruz. Bunları yansıtmaya çalıştık, çok büyük bir organizasyon olduğumuz için de yaklaşık bizim beş bine yakın çalışanımız var.

Şuan Türkiye çapında çalışan iş ortaklarımızla beraber, büyük olmanın getirdiği büyük kurallar bütünü var ve biz bu kurallar bütününe gerçekten inanmış, dokumuza bağlı insanlarla çalışmaya özellikle özen gösteriyoruz. Buda bize başarı olarak, müşteri sadakati olarak hatta çalışan sadakati olarak geri dönüyor.

Türkiye sektörü %3,5 civarında büyürken bizim %20,5 büyümemizdeki esas tılsım beklide bu. Olabildiğince güvenilir bir firma olmaya çalışıyoruz.

Herhangi bir aile ferdimizi nasıl yolcu etmek istiyorsak aynısını yapmaya çalışıyoruz. Yolcularımıza bunu benimsetmeye çalışıyoruz. Çok geniş bir yer hizmetleri ekibi ile çalışıyoruz. Kontrol için, güvenlik için, konfor için çok geniş bir güvenlik ekibi çalışıyor ve bununda faydasını görüyoruz. Onun içinde girdiğimiz yerlerde çabuk tutulabiliyoruz.

2014 yılında turizm ve otobüsçülük nelere gebe kalabilir, nasıl gelişmeler olabilir?

Biz bekliyoruz ki kara taşımacığındaki firma sayısı yine azalacak yani 700’lerden 500’lere düştü.500’lerden300’lerelisans varmı, lisansların yaklaşık 200 tanesi fiili olarak Ankara ve İstanbul’a seyahati düzenleyen firmalar. Bizim için bir firma karayolu taşımacılığı yapıyorsa İstanbul, Ankara gibi çok önemli noktalara geliyor olması lazım. Ankara ve İstanbul’u gören firma sayısı 200’e düştü daha da düşmesini bekliyoruz. Çünkü burada nitelik çok önemli hizmet sektöründe, nicelikten ziyade nitelik çok önemli. Nitelikli olan firmalar tutunacak, iyi hesap yapan doğru hesabı yapan firmalar tutunacak, kalanlarda yavaş yavaş elimine olacak. Doğal seleksiyona uğrayacak diye düşünüyorum.

Bizim beklentimiz odur ki 2013- 2014 arasında sektör çalışan sayısını kaybetmez ama belli çatılar altında, daha doğru, daha verimli yapılan çatılar altında birleşmeye devam eder. Kontrolde olmaya devam eder diye tahmin ediyorum.

Türkiye’deki bu hareketliliğin biteceğini düşünmüyorum, nüfus artıyor, Türkiye daha dinamik bir ülke haline geliyor, gelir artışıyla beraber insanların hareketliliği de artıyor. Bunları üst üste koyduğunuzda;Türkiye’deki otobüsçülük hiç bitmeyecek, enteresan ve dünyada eşi benzeri olmayan bir modeli var, bu kadar yoğun karayolu taşımacılığı yapan bir başka ülke yok otobüsle. Benzer modeller var, yakın modeller var ama böylesine sistematik yapan bir ülke yok. Bence Türkiye otobüs firması yurt dışında da bu işi layıkıyla yapıp buradan da bir çeşit entelektüel bir kazanç elde edip, bunu geri ülkemize kazandırmak olmalı. Yurtdışında da çok iyi yerlere gelebileceğimize inanıyorum

Sizin yurtdışına açılama veya yabancı bir firmayla birleşme gibi bir düşünceniz varmı?

Bizim böyle bir planımız var ama bunun için doğru zamanı ve doğru noktayı seçmeye çalışıyoruz, bizim 100.yılımızdaki hedefimiz üç kıtada verimli, sektöründe etkili ve yüksek standartlarda yolcu taşımacılığına devam etmek. Bunu da üç kıtada yapmak istiyoruz.

Müdürüm Ordu’dasınız Kamil Koç da Ordu’da. Ordulular'a ve Kamil Koç’çulara neler söylemek istersiniz? İletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Aslında ilk olarak teşekkür etmem gerekir, çok teşekkür ediyorum, şirketim ve beş bin çalışan arkadaşım adına . Çünkü Ordu ilk günden itibaren bizi kucakladı ve bağrına bastı. Çok sıcak ilgi ve alaka gördük, çok iyi geri bildirimler aldık, asıl önemli olan eleştiri ve yorumlarda bulundular bizi ve markayı nasıl daha iyi yerlere getirebilir konusunda ciddi yorumlarda bulundular ve gördüğümüz kadarıyla da bizim beklediğimizden daha hızlı bir tırmanış olacak burada, ekonomik anlamda. Onun içinde çok mutluyuz, umarım Ordulular’a layık oldukları hizmeti vererek, onların rahat ve güvenli seyahat etmelerini sağlar, herkesi Kâmil Koç ayrıcalıklarından yararlanmaya ve hizmetlerini almaya davet ediyorum. Ordulular’ın bu büyük ilgisinin artarak devam etmesini umut ediyorum. Bütün Ordulular’a en derin saygı ve sevgilerimi sunuyor, sizde bana bu imkânı verdiğiniz için teşekkür ediyor ,yayın hayatınız da başarılar diliyorum.

Röportaj: Barış Özgür Çelebi

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ordumanset.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.